Bugüne kadar hep ‘iyi bir yönetici, iyi bir lider nasıl olunur?’ tarzında yazılar okudunuz. Şöyle yaparsanız iyi yöneyici olursunuz, böyle yaparsanız iyi bir lider olursunuz. Bu yazıda kötü yönetici nasıl olunur, onu göreceğiz. Kötü yöneticilerin de ortak özellikleri var. Kayırmacılık, ayrımcılık, eleştirileri insan içinde, övmeyi kapalı kapılar ardında yapmak, dinlememek, sorumluluk vermemek, hakaret etmek, aşırı otoriter davranmak kötü bir yöneticinin en belirgin özellikleri.

Kötü yöneticilerin en karakteristik özellikleri şöyle sıralanıyor;
- Kayırmacılık ve ayrımcılık yapmak. - Adalet duygusundan yoksun olmak.
- ‘Yalakaları’ terfi ettirmek. Yalakaların bir yerlere geldiğini görmek çalışanda çok derin bir hayalkırıklığı yaratır. Hem patrona hem de yönetciye olan güveni sarsar.
- Yasal haklara karşı duyarsızlık.
- Kişilik haklarına saldırı.
- Yönetme, yönlendirme ve koordinasyon eksikliği.
- Otoriteyi ele geçirmek ve uzun süre otoriteye sahip çıkma arzusu.
- Kötü bir yönetici bütün başarıları kendine mal eder, tüm başarısızlıkları ise çalışanlarına. Bir şeyler yanlış gittiğinde anında topu çalışana atar ve kendisi o olaydan uzaklaşır.
- Çalışanı motive etmeyi, performansını arttırmayı beceremez, iyi bir personelin işten soğumasına, verimsizleşmesine sebep olur.
- Eleştiriye asla tahammülü yoktur, en ufak bir eleştiride kendini kaybeder. Başkalarının karşı fikirlerine tahammül edemez.
- Bir grup içinde ayrı fikirleri yönetemez.
- Çalışanına güven duymaz, ona sorumluluk vermez.
- Basit, tatlı dille halledilebilecek bir sorunu büyük bir kaosa dönüştürmek ve çözümsüz hale getirmek çok iyi bir kötü yönetim örneğidir.
- Mobbing uygular.
Kötü yöneticilerle başa çıkmak kolay değil, kişi huzursuz bir ortamda çalıştığından, otoriteye boyun eğmek zorunda kaldığından hem psikolojisi hem de fiziksel sağlığı bundan etkileniyor. Kimi zaman işten ayrılma yolunu seçiyor, hatta işten ayrılmaların ciddi bir kısmının nedeni kötü yöneticiler dedik. Bu olgular daha da fazlalaştırılabilir. 
Genel Özellikleri konuştuk sıraladık peki işin özeline inersek şöyle bir gerçekle de karşılaşabiliriz. 
Seçilmiş ve eleştiriyi kabul etmeyen kötü karakterist özelliklere sahip yöneticilerdir. 
Memleketimizi ele alalım yerel yöneticilerimizi tabii burada kimseye iyi veya kötü deme hakkına sahip olmadığımızı sadece ve sadece bu özellikleri ele aldığımı belirtmek istiyorum. 
Misal bir örnek ile açıklamak gerekirse memleketimiz de bazı iş kollarında dışa bağımlıyız fakat dışa bağımlı ( Şanlıurfa dışında olan illere ) olmadığımız iş kolları da var. 
Bir seçilmiş başkanımız şehrimiz de bu iş kolunun olduğunu ve buradan gerekli tedariğin yapılması talimatını vermesine rağmen beraberinde ki yönetici personel şehrin menfaatini gözetmeksizin o iş kolunda ki işi, ürünü, malzemeyi, diğer farklı bir şehirden tedarik ediyor. 
Bu seçilmiş yöneticimizin kötü olmadığı fakat iyi yönetemediği anlamına gelmektedir. 

Başka bir örnek vermek gerekirse memleketimiz de bir de abiyane tabir olacak ama padişahım çok yaşa diyen her iyi veya kötü olayda durumda olayı veya durumu perdeleyen atanmış yöneticilerimiz seçilmiş yöneticiye doğruyu perdeliyor iyi yöneten bir seçilmiş bu perdelemeyi fark edip doğruyu seçerse başarılı olur yok atadığı yöneticilerin bu perdelemesine kanarsa başarısız ve kötü yönetici olur. 
Dikkat edilmesi gereken bu noktadır. Hiç bir yöneticimiz başarısız olmak istemez aksine başarılı ve iz bırakan bir seçilmiş olarak hatırlanmak ister. 
Seçilmiş yöneticilerimize çağrım iyi yönettiğinizi size yakınınızdakiler söylüyorsa şapkanızı önünüze alıp bir düşünün doğru yoldamıyım yoksa yanlışta mı...? 


Gelecek yazımız da daha detaylı padişahım çok yaşa diyen yöneticilerimizi de ele alacağız. 
Sağlıcakla..