Dünyayı tehdit etmeye devam eden koronavirüs salgının kahramanları doktorlar, bu süreç içerisinde hem işlerinin özlemini hem de aile özlemi yaşıyor.

Ameliyatların askıya alınması dolayısıyla cerrahlar, ameliyat özlemi çekiyor, diğer branş doktorları da ailelerine yaklaşamamaktan yakınıyor.

Koronavirüs salgını gün be gün dünya genelinde can almaya devam etmesi üzerine temassızlık da buna oranla artıyor. Riskin en fazla olduğu hastanelerde çalışan doktor ve diğer sağlık çalışanları, çocuklarını sevemiyor, sevdiklerine yaklaşamıyor. Bir kısım sağlık çalışanı ise, çocuklarını köydeki babası ya da dedelerine gönderiyor.

ÇOCUKLARINI UZAKTAN SEVİYORLAR

Türkiye genelinde olduğu gibi, Şanlıurfa’da da başta doktorlar olmak üzere tüm sağlık çalışanları sevdikleriyle ve en çok da çocuklarıyla temas kurmaktan uzak duruyor. Şanlıurfa’daki hastanelerde çalışan doktorlar ve özellikle de pandemi ilan edilen hastanelerin pandemi bölümünde çalışan doktorlar, mümkün olduğunca evlerine gitmiyor. Eve giden doktorlar da risk nedeniyle çocuklarına ve ailesine dokunamıyor. Çocuklarını sevememenin acısını anlatan doktorlar, bu fedakarlık karşısında vatandaşların da kurallara uymasını istiyor. Salgının başladığı ilk günden bu yana çocuğunu kucağına alamayan da var, tüm zamanını ailesinden uzakta geçiren de var. Tehlikenin büyük olduğuna dikkat çeken doktorlar, işleri nedeniyle ailesi ve sevdiklerinden uzak duruyor.

“İŞİMİ ÇOK ÖZLEDİM”

Salgının Türkiye’ye gelmesinin ardından Şanlıurfa’daki birçok hastane de pandemi hastanesi ilan edildi. Ameliyatlar durduruldu, birçok poliklinik kapatıldı. Harran Üniversitesi Hastanesindeki bir doktor da, ailesine özlem duyduğu kadar işine de özlem duyduğunu belirtti. Salgın sonrasında ameliyathanenin kapatılması nedeniyle artık ameliyat yapamadığını belirten cerrah, ameliyat sırası bekleyip de ameliyat olamayan hastaları için özgün olduğunu belirtti. Ameliyathanenin kapatılmasının ardından farklı bir poliklinikte görev alan doktor, risk nedeniyle ailesi ve çocuklarına da yaklaşamıyor. Doktorların zorlu bir süreçten geçtiğini anlatan cerrah, bu süreç içerisinde birçok sağlık çalışanı ve özellikle de doktorların hem işini hem de ailesini özlediğini aktardı.

“BÜYÜK BİR FEDAKARLIKLA ÇALIŞIYORUZ”

Harran Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Ahmet Güzelçiçek de yaptığı her paylaşımda vatandaşların olabildiğince evde kalmaları gerektiğini belirterek, sağlık çalışanlarının gecesini gündüzüne katarak çalıştığını belirtiyor. Hastanenin hijyen koşullarını denetlemekten hastalarla ilgilenmeye kadar büyük emek sarf eden Güzelçiçek, aynı zamanda zaman zaman eğitim programları da düzenleyerek, diğer branş doktorları ve sağlık çalışanlarına pandemi konularında eğitimler düzenliyor. Hastane girişinde, gelen hasta ve hasta yakınlarına maske dağıtarak, kurallara uyulması noktasında uyarılarda bulunan başhekim Güzelçiçek, aynı zamanda sürekli çalışanların moral ve motivasyonunu yükseltmeye yönelik de çalışmalar yürütüyor. Sağlığın bir ekip işi olduğuna vurgu yapan Güzelçiçek, bu süreç içerisinde tüm sağlık çalışanlarının büyük bir özveriyle çalıştığını, salgının durdurulması için verdikleri mücadele kapsamında sağlık çalışanlarının ailesi ve sevdiklerinden uzakta kaldıklarını ifade etti.

KENDİLERİ İÇİN DEĞİL, SEVDİKLERİ İÇİN KORKUYORLAR

Başta doktorlar olmak üzere diğer sağlık çalışanları da, virüsün kendilerine bulaşmasından çok bunu ailelerine ya da sevdiklerine bulaştırmaktan korkuyor. Özellikle 65 yaş üstü anne babasıyla yaşayanlar, bu konuda daha endişeli davranıyor. Yaşlıların koronavirüsten daha çabuk etkilendiği bilinirken, sağlık çalışanları da bunun farkında ve bu salgını sevdiklerine bulaştırmaktan korkuyor.