Saadet Partisi Karaköprü İlçe Başkanlığından istifa eden Kasım Şaşkın, SP Şanlıurfa İl Başkanı M. Niyazi Yanmaz’ın “ben kimseye istifa edin demedim” şeklindeki açıklamasına cevap vererek, “Yanmaz demagoji yapıyor” dedi.
Bir süre önce Saadet Partisi Eyyübiye İlçe Başkanı Abdullah Direk, Karaköprü İlçe Başkanı Kasım Şaşkın ve İl Gençlik Kolları Başkanı Yusuf Tokmak, SP İl Başkanı M. Niyazi Yanmaz’ın partiyi tek adamlıkla despot bir şekilde yönetmeye çalıştığı ve istişareyi bitirerek Saadet Partisi’ni AK Partilileştirdiğini iddia ederek, görevlerinden istifa ettiklerini açıklamışlardı. Bu istifaların yankısı tüm hızıyla devam ederken, Saadet Partisi’nde deyim yerindeyse sular durulmuyor. İstifa eden SP’li başkanların hedefindeki Saadet Partisi İl Başkanı Yanmaz da, “Ben kimseye istifa edin demedim. Kendileri çalışmıyorlardı parti disiplini gereği gereğini yapmamız gerektiğini söyledim” açıklamasında bulundu.
Yanmaz'ın suçlamalarının hedefindeki isim olan ve SP Karaköprü İlçe Başkanlığından istifa eden Kasım Şaşkın, Bizim Haber Ajansı'na (BİHA) açıklamada bulunarak, şu ifadelere yer verdi:
“YANMAZ DEMAGOJİ YAPIYOR!”
Özellikle bir konuya açıklık getirmeyi önemli görmekteyim. Görevinden istifa açıklaması yapan bir tek ben değilim. Eyyübiye İlçe başkanı Abdullah Direk Bey ve İl Gençlik Kolları Başkanı Yusuf Tokmak Beylerde görev bıraktıklarını açıklamışlardır. Sadece bir ismi zikrederek bu ayıbı ve başarısızlığı örtmeye çalışmak acziyet olsa gerek. Demagoji yapmanın hiç bir faydası yoktur, artık mızrak çuvala sığmıyor. Et kokar ise tuzlarsınız. Ya tuz kokarsa ne yapacaksınız? Bundan dolayı kimse demagoji yapmasın. Laf kalabalığı sadece kendisini küçük düşürüyor.
“HAKARET VAZGEÇİLMEZİ OLMUŞ”
‘Bir milletin asıl gücü tankı, topu tüfeği değil, İmanlı ve İnançlı Gençleridir’ diyen liderimizi hiç anlayamamış ,gençlere çoluk çocuk diyen bir zihniyetle karşı karşıyayız. İl başkanı Saadet Partisini Ak Partilileştirmiş sözünü dahi kendisini Ak Partili gibi itham etmişiz gibi anlayan bir zihniyetle karşı karşıyayız. Biz despotluğu, tek adamlığı ve dediğim dedik ve istişareli değil çatışmacı üslubu söylüyoruz. Düşününki davası için varını yoğunu ortaya koyan bir gençlik başkanınız var. Siz bu gence hakaret edeceksiniz, ona kafanız estiğinde "keyfin bilir istifa et" diyeceksiniz. Bu sözlere yabancı değiliz elbette. Geçmişte de eleştirilere kapalı olduğundan, Şanlıurfa'nın saygın gazetecilerinden bir kardeşimize de hakaret ettiği ayan beyan ortadadır. Nezaketi düstur edinmiş bir hareketin başkanına böyle bir üslup yakışmıyor.
“İSTİFA SAADET GETİRİR”
Bir il başkanı düşünün ki bir yıldır Şanlıurfa'da yok, teşkilatı ne yapar bilmez,sahadan uzak,teşkilatından uzak.Bir insan düşün ki karşıdakini eleştirirken kendisi ak pak.Bu açıklamalar , Teşkilatını ve Şanlıurfa'lıları adeta aptal yerine koymaktır. Bırakın bu belağatı, bırakın bu şark kurnazlığını. Yapılacak en güzel hareket görevi bırakmak ve daha da hakaret üslubuyla konuşmayıp bu teşkilattaki ağabeylik konumu kaybetmemektir.Hayat siyasetten ibaret , makamlardan ibaret değil. Kötü konuşmak , çatışmacı olmak bu teşkilatın hamurunda olan şeyler değil. Ahirette var , gerçek hesap günü de var. Bundan dolayı hamasetle hareket etmek bu teşkilata ömrünü vermiş birine yakışmaz. Kaldı ki bu teşkilatta olan kardeşlerimizin hiç biri makam ve mevki için , dünyalık hırslar için bulunmuyorlar.
“PARTİMİZİ HAS PARTİLİLERE BIRAKMAYACAĞIZ”
Basına verdiği her demeçte "Benim siyasi hırsım yok, geçecek olsam Ak Parti’ye geçerdim, Tayyip Bey Milletvekilliği teklifi yapmıştı ." gibi romantik cümleler kuran Niyazi ağabeyi ,Has Parti sürecinden de çok iyi biliyoruz.Saadet Partisini ihtiraslar uğruna yeri geldiğinde feda edebileceğini Şair Nabi Kültür Merkezindeki Has Parti istifalarının başrolü olarak gördüğümüz daha dün gibi gözlerimizin önünde. Bugün kimse çıkıp da "Parti meseleleri mahremdir. İstifalar kamuoyunda yapılmamalı" demesin. Biz bir partiyi parçalayıp yeni oluşumlarda yer alanları çok iyi biliyoruz. Bu gün Şanlıurfa'daki bu diriliş hareketimiz, geçmişin hatalarına düşmemek için. Ayrışmadan ziyade ,safları daha da sıkılaştırmak içindir. Bu bir istifa hareketi değil, partimizi koruma ve kurtarma hareketidir. Bu davanın samimi insanları üzerinden prim yaparak, bu samimi insanlara hakaret ettirmeme hareketidir.
“BU BİR KURTULUŞ HAREKETİDİR”
Tüm Milli Görüşçü Dava kardeşlerime çağrımdır . Bu hareketimiz, partimizi öze dönüş hareketidir, hakkı tutup kaldırma hareketidir. Partimizi kurtarma hareketidir. Dik durun, sağlam durun, sırat-ı müstakim üzere durun,itidalli ve akl'ı selim üzere durun.Yarın ,davamız için daha güzel günler bizleri bekliyor.Geçmişin hatasına bugün düşmeyeceğiz.Hiç bir Dava kardeşimizin, geçmişteki gibi birilerinin peşine takılıp gitmesi vebaline girmeyeceğiz. Bu Davanın gerçek sahipleri olarak dik bir şekilde ve daha güçlü buradayız. Partimizi kimsenin ihtiraslarına meze yapmasına fırsat vermeyeceğiz.”
BİHA