Sağlık-Sen Şanlıurfa Şubesi tarafından görevden alınan Sendika Başkanı Abdulkadir Yabir'e destek amaçlı düzenlenen programda konuşan Yabir, adeta ateş püskürdü.
Şanlıurfalı Şair-Yazar ve Memur-Sen kurucusu Mehmet Akif İnan, Sağlık-Sen Şanlıurfa Şubesi tarafından kabri başında anıldı.
Geçtiğimiz günlerde Sağlık-Sen Şanlıurfa Şube Başkanı Abdulkadir Yabir, süresiz olarak görevden alındı. Karar, sendika yönetimi ve üyeleri tarafından "Haksızlık" olarak yorumlandı. Olayın ardından sendika, Şanlıurfalı şairin vefatının 20. yıldönümü nedeniyle program düzenledi.
Sendika üyeleri ve Yabir, bugün İnan'ı kabri başında andı. Burada basın açıklaması yapan Yabir, Sağlık-Sen Şubesine darbe yapıldığını kaydetti. Hukuki yollara başvuracağını ve mahkeme mahkeme dolaşacağını kaydeden Yabir, şu ifadelere yer verdi:
"İnsanı ilgilendiren her şey bizi ilgilendirir” anlayışıyla, erdemliler yolculuğuna başlayan Memur-Sen, Türkiye’nin en büyük Konfederasyonu olmasının yanında, bağlı sendikalarıyla birlikte “Çağın Erdemliler Hareketi” sıfatıyla yürüttüğü soylu mücadelenin gereği olarak; insanı, insan onurunu, şerefli ve haysiyetli bir yaşam tarzını, haksızlıklara karşı hakkı, özgürlükleri ve emeği, medeniyetimiz ve medeniyetimizin her bir değerini kendisine ilke edinerek bugünlere gelmiştir.
Tam da bu anlamda, bugün burada, "Kim demiş her şeyin bitişi ölüm/ destanlar yayılır mezarımızdan" dizelerinin sahibi Kurucu Genel Başkanımız Merhum Mehmet Akif İnan'ın, mezarı başında toplanmamızın elbette ki önemli bir sebebi var.
'SEÇİMİ MAHMUT KAÇAR HAZMEDEMEDİ'
Sizlerin de bildiği gibi bundan yaklaşık iki sene önce Şanlıurfa'da Sağlık-Sen şube seçimimizi gerçekleştirdik. O dönem kamuoyuna da yansıyan bugünün bankacısı, eskinin Genel Başkanı Sayın Mahmut Kaçar'ın seçimlere doğrudan müdahale etme çabası olmuştu. Ancak seçimi kazanmak bize nasip oldu. Fakat ne hikmetse bu durumu en çok da Sayın Mahmut Kaçar hazmedemedi. Anladığımız kadarıyla Sayın Kaçar, bu demokratik seçimin tepeden inme bir yöntemle ve tam iki sene sonra antidemokratik bir şekilde rövanşını almaya çalışıyor.
Değerli arkadaşlar, Sağlık-Sen tarihinde bir ilk yaşanıyor. Seçimle geldiğim görev, delegelerin tevdi ettiği yetki hiçe sayılıyor. Şubemize resmen darbe yapılıyor. Sağlık-Sen Şanlıurfa şube başkanı olarak geçen hafta haksız, hukuksuz ve onur kırıcı bir şekilde Sağlık-Sen Genel Merkezi tebliği ile görevden alındım. Seninle çalışmak istemiyoruz denilerek önce istifa etmem istendi, teşkilatımızın karşı çıkması sonrası da; Çok çirkin ve dayanaksız bir şekilde, mesnetsiz ithamlarla görevden alındım. Hemen, peşinden söylüyorum. Çamur at izi kalsın mantığıyla ortaya atılan iddiaların tamamı maksatlıdır. Hukuki yollara sonuna kadar başvuracak, mahkeme mahkeme dolaşacak ve seçimle geldiğim koltuğa mahkeme kararıyla geri döneceğim inşallah. Çünkü ben hiçbir suç işlemedim. Yüz kızartıcı hiçbir meselem yok. Alnım açık, başım dik elhamdülillah. Sendikamızın maddi-manevi her türlü değerine sonuna kadar sahip çıktım, çıkmaya da devam edeceğim.
'NE YAPARSANIZ YAPIN BİZLERİ YILDIRAMAYACAKSINIZ!'
Birilerine göre suçluyum, çünkü Mahmut Kaçar'ın alenen desteklediği ekibe karşı seçim kazandım. Neler oluyor neler. Sayın Kaçar'ın arzu, istek, temenni ve direktiflerine uygun şekilde beni görevden alan Sağlık Sen Genel Başkanına Memur-Sen Konfederasyonumuzun kurucu genel başkanı merhum Mehmet Akif İnan'ın memleketi Şanlıurfa'dan, memleketimden seslenmek istiyorum: Sayın Durmuş, ben kılı kırk yararcasına şubemizin parasına puluna sahip çıktım, asla har vurup harman savurmadım. Buna rağmen benim evime ekmek götürdüğüm maaşıma el koydunuz.
Sendikamızın üye aidatlarından gelen gelirine el koydunuz. Saglık çalışanları Covid 19 pandemisinde ek ödeme, kadro, Seyyanen zam gibi sorunlara çözüm beklerken, siz gündem değiştirmek için eleştirel tavrı ve sırf genel başkanlık seçimlerinde size destek vermediği dolayısıyla bir şube başkanınızı ve yönetim kurulunu tepelemeye mi çalışıyorsunuz? Benimle birlikte bir yardımcıma da aynı mesnetsiz gerekçelerle yöneticilikten süresiz uzaklaştırma cezası verildi. Pandemi sürecinde seyahat kısıtlaması varken ve kanun gereği yazılı savunma hakkı gasp edilen diğer 5 yönetim kurulu üyelerimize sırf Ankara'ya gidemedikleri için disiplin cezası verildi.Yetmedi şimdi de şube denetleme kurulu üyelerimize genel merkez disiplin kurulunca soruşturma açıldı. Fakat yanılıyorsunuz! Ne yaparsanız yapın bizleri yıldıramayacaksınız. Benim hesabını veremeyeceğim tek bir kuruşum yoktur. Siz bizimle uğraşmayı bırakın artık. Artık bizim sizin adınıza hesap veremediğimiz konularda çıkın, kendi hesabınızı kendiniz verin.
Hesap deyince, hesap yapmayı iyi bilen bankacı Sayın Mahmut Kaçar, siz de lütfen bankanızla ilgileniniz. Bankanızdaki faiz oranları ile ilgileniniz. Repo ile kredilerle ilgileniniz. Lütfen sizler Türkiye'nin bu zor günlerinde sizden beklenen finansal işlere kafa yorunuz. Bakın sizin haricinizde Sağlık-Sen'in iki eski Genel Başkanı daha var. Bakın onlar nasıl ki kendi işlerinde güçlerindelerse siz de gidin kendi işinize gücünüze bakın.
YABİR 'HODRİ MEYDAN' DEDİ
İllaki oyun oynamak istiyorsanız, Sayın Mahmut kaçar, size hodri meydan. Eğer sendikacılığa eski günlerdeki gibi o kadar hevesiniz varsa, kapalı kapılar ardından nüfuzunuzu kullanma gibi kaçak dövüşleri bırakın gelin çıkın karşıma. Önce memuriyete dönün, sendikamıza üye olun ve Şanlıurfa Sağlık-Sen şube başkanlığı için yarışalım. Ve ben boyunuzun ölçüsünü size seçimde vereyim.
Sağlık Sen Şanlıurfa Şubesi olarak ifade etmek istiyoruz ki bizler hak, emek ve alınteri mücadelemizde zulme rıza göstermeyeceğiz diyerek, başta sağlık çalışanlarının olmak üzere Ülkemizin, milletimizin ve ümmetin derdiyle dertlenirken; Sağlık Sen Şanlıurfa Şubesine reva görülen uygulamalar, emek ve hak mücadelesi veren bir sendikaya, hele de bugün mezarı başında bulunduğumuz ve "Gel kurut bu çağın kargaşasını/ seninle beklenen şimdi şafaktır" dizelerinin sahibi Merhum Genel Başkanımızın kurucusu olduğu Memur Sen ailesine ve Sağlık Sen'e şeklen de muhtevasıyla da yakışmamıştır.
Bugün Şahsıma ve yönetim kurulumuza yapılan bu zulüm, sendikamız içindeki en büyük tehdit unsuru olan mezkur şahsın sergilediği tavır, özelde Şanlıurfa'daki sağlık emekçisi kardeşlerimin iradesine ve demokratik tercihlerine, genelde ise tüm sağlık camiasına ve daha da ötesi kendisinin de halen görev aldığı ve temsil ettiği siyasi iradenin hukukuna kast edişinin açıkça bir göstergesidir.
LİYAKATSİZ VE VASIFSIZ BİR YÖNETİM ANLAYIŞI...
Gelinen noktada kurucu değerlerinden uzaklaşmış, sadece kamera önlerinde ve toplantılarda namus ve şeref kelimelerinin anlamını hatırlayan, mobbing ve zülmü kendisine vazife edinmiş liyakatsiz ve vasıfsız bir yönetim anlayışı da bizi bu açıklamayı yapmaya mecbur etmiştir.
Şubelere müdahale edilmeyeceği yönünde tüm teşkilatın önünde söz veren Sayın Durmuş, bundan bir kaç ay önce de "Döner Sermaye Yönetmeliği Değişmezse Bu Genel Başkan Gider, Yönetmeliği Değiştirecek Adam Gibi Bir Genel Başkan Gelir!" demişti. Şubelere müdahale ediliyor, döner sermaye yönetmeliği ise değişmedi. O halde size düşen gereğini yapmanızdır.
Kara bir bulut gibi teşkilatımızı kuşatan mezalimin sistematik olarak gerçekleştirme niyetinde olduğu, Sağlık Sen'i tek elden yönetme arzusuna ve yapılan yanlış uygulamaların meşrulaştırılmasına sessiz kalmayacağımızın bilinmesini istiyoruz. Mazlumların çığlıklarına kulak tıkayan bütün taraflar, seçilmiş bir başkanı yok ederek var olacağını zannedenler büyük bir yanılgı ve gaflet içerisindedir.
'GÖRMEZDEN GELİNMEMELİDİR'
Şanlıurfa'da olan biten her şey ilgililere bir çok kez usulü dairesinde aktarılmış ve durumun vahameti bütün ayrıntılarıyla anlatılmıştır. Bu doğrultuda başta Memur Sen Genel Merkezine ve sosyal taraflara büyük bir görev düşmektedir. Haksız ve hukuksuz yöntemlerle operasyonların çekildiği bir uygulama görmezden gelinmemelidir.
Buradan banka yönetimine de sesleniyorum! Bankanızın yönetim kurulu üyesine sahip çıkarak, söz konusu şahsın sizlerin ilgi alanı dışındaki konularda maksadını aşan rol çalma çabalarına müsaade etmeyin. Eski genel başkanın sendikamızla ilgili resmi bir hüviyeti ve hatta bir sendika üyeliği bile söz konusu değildir.
Bütün bu yaşananlar karşısında zulme rıza göstermeyen erdemli yolcular olarak sorumluluk almaktan ve sırasıyla gerekenleri yerine getirmekten kaçınmayacağız. Merhum Genel Başkanımızın "Doğ ey güneş erit taştan adamı/ Ve kurut taşları diken elleri." dizelerine kulak vererek bizi yalnız bırakmamak için bugün yanımızda yer alan ve farklı sebeplerle buraya gelemeyen, bununla birlikte sarihen görünmese de gönülden dualarıyla destek verdiğini bildiğimiz şube başkanlarımızın temsil ettiği Erbain grubu olarak, ‘gemi batarken bayrak direğini boyayan kaptan olma’ sevdasını reddediyoruz. Aynı şekilde demokrasi ağacının kökleri yanarken, dallarından meyve toplama derdinde olmaktan imtina ediyor, sendikamızın ve kahraman sağlık çalışanlarının temel sorunlarını çözmeye odaklandığımızı ilan ediyoruz."
BİHA