Harran Üniversitesi ve Arabian Gulf University’nin ortaklaşa
düzenlediği programda sunum yapan Doç. Dr. Şerif Kurtuluş, tıp öğrencilerine
aydınlatılmış onam, kötü haber verme, üst – ast ilişkileri ve sağlık alanında
farklı birimlerde olası durumlarda öfke kontrolü ile ilgili tecrübelerini
aktardı.
Doç. Dr. Kurtuluş, tıp eğitiminin hedeflerinden biri de bilgili olmanın yanında “ilgili ve iletişime açık” doktorlar yetiştirmek olduğunu anlattı.
Tıp eğitiminin ilk üç yılında temel tıbbi becerileri, tıbbi beceri laboratuvarında maketler üzerinde uygulamalı eğitimler verildiğini belirten Doç. Dr. Kurtuluş, “Dördüncü ve beşinci sınıf stajlarında ise simüle hasta salonlarında çeşitli hasta senaryoları üzerinde çok boyutlu düşünme ve çözüm üretme becerisi veriliyor. Üçüncü sınıftaki öğrencilere klinik stajlara başlamadan önce ‘Sağlıkta İletişim’ dersi veriliyor” dedi.
Kurtuluş, derste atölye çalışmaları, eğitici filmler, gözlem, aktarım ve interaktif oyunlar tasarlanarak uyguladıklarını, uygulamanın her basamağında öğrenciler ile değerlendirme ve etkileşim imkânı bulduklarını aktardı.
Tıpta drama eğitimini göğüs hastalıkları staj eğitiminde de kullandıklarını ifade eden Doç. Dr Kurtuluş, solunum acilleri konusunu öğrencilerin teorik olarak kendilerinin çalıştığını ders esnasında ise drama ile hasta senaryoları ve hasta yönetimi şeklinde öğrenim sürecini pekiştirdiklerini belirtti.
Kurtuluş, “Intern doktorlara (ön hekim) yönelik hasta yönetimi seminerleri ile bilgilendirme, aydınlatılmış onam ve kötü haber verme gibi eğitimler veriliyor. Hasta, sağlık çalışanları ve hastane idaresi ile iletişimde işleniyor. Tıp eğitiminin hedeflerden biri de bilgili olmanın yanında ‘ilgili ve iletişime açık’ doktorlar yetiştirmektir” ifadelerini kullandı.
BİHA