Coşkun: “Yarıyıl beklentileri karşılamadan sona erdi”

Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa İl Başkanı Coşkun,  eğitim-öğretim yılının birinci döneminin temizlik ve güvenlik personeli ihtiyacının yanı sıra daha birçok konuda beklentilerin karşılamadan sona erdiğini belirtti.

ŞANLIURFA- Memurlar Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) ve Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen) Şanlıurfa İl Başkanı İbrahim Coşkun, eğitim-öğretim yılının birinci dönemini yaptığı basın toplantısıyla değerlendirdi.

Basın toplantısı, Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa İl Başkanlığı odasında gerçekleşti.

Coşkun, 2021-2022 eğitim-öğretim yılının birinci döneminin, kronik sorunlara çözüm üretilmeden, okulların temizlik ve güvenlik personeli ihtiyacı giderilmeden, meslek kanunuyla beklentiler karşılanmadan sona erdiğine dikkati çekti.

Salgının gölgesindeki bu dönemin, eğitim çalışanlarının gayretleri ve özverili çalışmalarıyla tarihe geçtiğini ifade eden Coşkun, bakanlığın okulları açık tutma iradesinin kamuoyunda olumlu karşılandığını her şeye rağmen eğitim-öğretimden vazgeçilmemesinin doğru bir karar olduğunu kaydetti.


“ÖĞRETMENLİK MESLEK KANUNU BEKLENTİLERİ KARŞILAYACAK ŞEKİLDE ÇIKARILMALIDIR”


İbrahim Coşkun, Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun Meclis’e sevk edilen haliyle beklentileri karşılamaktan uzak olduğunu, kanunun bu haliyle eğitimcileri hayal kırıklığına uğrattığını söyledi.


“SÖZLEŞMELİ VE ÜCRETLİ ÖĞRETMENLİĞE SON VERİLMEMESİ”

Sözleşmeli ve ücretli öğretmenlik konusuna değinen Coşkun, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Sözleşmeli ve ücretli öğretmenliğe son verilmemesi, öğretmen atamalarında mülakatın kaldırılmaması, istihdamda güçlük çekilen bölgelerde görev yapan eğitim çalışanlarına ilave teşviklerin verilmemesi, birim ek ders ücret miktarının düşüklüğü, eğitim kurumu yöneticiliğinde özlük haklarını ve yetkileri geliştiren kariyer odaklı sürdürebilir bir sistemin halen hayata geçirilememesi, eğitimin rehberlik ayağının eksikliği, öğretmenleri şiddete karşı koruyacak bir yasal düzenlemenin çıkarılamaması, öğretmenlerin yer değişikliği taleplerinin karşılanmamasının doğurduğu mağduriyetler, okulların ödenek ihtiyacı ve yardımcı personel istihdamı gibi sorunlar konusunda ivedi çözümler beklenmektedir.

Sözleşmeli istihdam sonlandırılmalı, ücretli öğretmenlikten vazgeçilmelidir.”


“EK GÖSTERGE DÜZENLEMESİ TÜM KAMU GÖREVLİLERİNİ KAPSAMALIDIR”


Coşkun, kamu personel sisteminde ülkesine ve milletine hizmet eden diğer unvanlardaki kamu görevlilerinin de ek gösterge beklentilerini karşılayacak, ek gösterge kaynaklı mağduriyetleri giderecek, çalışma barışını ve iş huzurunu sağlayacak şekilde bütün kamu görevlilerini kapsayacak bir ek gösterge çalışması yapılması gerektiğini ifade etti.


“EĞİTİM ÇALIŞANLARINA YÖNELİK ŞİDDETİ ÖNLEYECEK CAYDIRICI TEDBİRLER ALINMALIDIR”


Eğitim çalışanlarına yönelik şiddeti önleyecek caydırıcı önlem ve tedbirlerin hayata gerilmesi gerektiğini vurgulayan Coşkun, şunları kaydetti:

“Eğitim-öğretim hizmeti sunumu esnasında veya bu hizmetten kaynaklanan nedenlerle eğitim çalışanlarına karşı cebir, şiddet veya tehdit kullanan kişilerin cezalandırılması; eğitim kurumlarında görev yapan personele karşı görevleri sırasında veya görevleri dolayısıyla işlenen kasten yaralama suçunun tutuklama nedeni varsayılan suçlardan sayılması ve eğitim çalışanlarına karşı işlenen suçlar sebebiyle ceza hukuku kapsamında yürütülmekte olan işlemlerde ve davalarda personelin talebi üzerine Millî Eğitim Bakanlığı’nın hukuki yardımda bulunması noktasında düzenleme yapılmalıdır.”

İbrahim Coşkun, eğitimdeki sorunlara kalıcı çözümler getirilmesi gerektiğini belirterek, açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Okulların kendi kullanımlarına sunulmuş herhangi bir ödenekleri olmadığından personel açığı sorunu kalıcı olarak çözülememektedir. Bu sorunun kökten çözümü için okul bazlı ödenek tahsis edilmeli, personel dışı cari harcamaların yönetilmesi için ödeneklerin doğrudan okul yönetimleri tarafından kullanılması sağlanmalı; okulların temizlik ve güvenlik personeli ihtiyacı bir an önce karşılanmalıdır.

Öğretmen atama ve yer değiştirme iş ve işlemlerinde eğitim ve öğretim faaliyetlerini sekteye uğratacak düzeydeki eksiklikler, mevzuattaki yetersizlikler, öğretmenlerin yer değişikliği taleplerinin karşılanamamasına, mağdur olmalarının yanı sıra çalışma barışının bozulmasına ve motivasyon kaybına neden olmaktadır.

Genel idare hizmetleri ve yardımcı hizmetler sınıfı çalışanlarının mali ve özlük hakları iyileştirilmelidir

Eğitimin kalitesi için ter döken memur ve hizmetli çalışanlarımızın mali ve özlük hakları iyileştirilmelidir. Milli Eğitim Bakanlığı kadrolarında Genel İdare Hizmetleri Sınıfı, Teknik Hizmetler Sınıfı, Yardımcı Hizmetler Sınıfı ve diğer hizmet sınıflarında çalışanların eğitim-öğretim hizmetinin aksamadan en etkin şekilde yürütülmesi için emek sarf ettiği gerçeği görülmelidir. “

Sinan ÖZDEMİR /BİHA